Siddhartha

Yazar: Hermann Hesse
Yayınevi: Can Yayınları
Sayfa: 152
Tür: Dünya Roman


İnceleme
2017/07 2 dk 2972

“BİLGİ BİR BAŞKASINA AKTARILABİLİR, BİLGELİKSE HAYIR. BİLGELİK KEŞFEDİLEBİLİR, BİLGELİK YAŞANABİLİR, BİLGELİK EL ÜSTÜNDE TAŞIYABİLİR İNSANI, BİLGELİK MUCİZELER YARATABİLİR AMA BİLGELİK ANLATILAMAZ VE ÖĞRETİLEMEZ.”

Budizm, kimine göre bir din, kimine göre bir felsefedir. Bu konuda farklı bakış açıları olsa da değişmeyen bir şey var, o da Budizmin hedefi. Hayattaki acının, ızdırapların ve tatminsizliğin kaynaklarını araştırarak açıklamak ve bunları gidermenin yollarını göstermektir. Bugün dünya üzerinde 100 milyonlarca inananı bulunmaktadır. İlk önce Hindistan’da ortaya çıkmış ve daha sonra zaman içinde, Güneydoğu ve Doğu Asya’da (Çin, Japonya, Kore, Moğolistan, Nepal, Sri Lanka, Tayland ve Tibet gibi ülkelerde) yayılmıştır.

Budizmin kurucusu MÖ 563-483 arasında Hindistan'da yaşadığı tahmin edilen ruhani öğretmen Gautama Buda'dır. Doğduğunda adı Sidarta Gautama olarak verilmiştir. Budistler tarafından tüm dünyada Buda olarak kabul edilir. Sanskritçe'e "uyanmış, amacına ulaşmış kişi" anlamına gelen Buda, peşine düştüğü yaşam ve ölümün ardındaki gerçeğin arayışı sonucu Sidarta Gautama'da oluşan ruhani aydınlanmayı anlatmak iςin kullanılan bir unvandır. Sidarta, ailesinin ona verdiği bir isimdir ve “kusursuz bilgeliğe ulaşmış kimse” demektir.

Gelelim romanımıza. Romanın ana fikri aslında tam da günümüz insanını işaret eden bir detaya sahip. Dünyevi zevk ve şatafatların insanı ne denli gerçeklikten ve kendi öz doğasından uzaklaştırdığını konu ediyor.

Kitap ayrıca defalarca farklı yollarla vurguladığı bir hususa özellikle değinmektedir. Bu da aydınlanmanın yol gösterici olarak nitelendirdikleriyle değil, bizzat kişinin kendi yolunu, kendi çıkarımlarıyla bulmaya çalışmasıyla gerçekleşebilmesidir. Yani bilgeliğin öğretilemeyeceğidir.

Romanda güler yüz her ne olursa olsun değişmeyen bir nitelik ve aydınlanmışlığın bir belirtisi gibi yansıtılmıştır. Bu durum da yine günümüz insanının kaybettiği ve müthiş ihtiyaç duyduğu bir davranış.

Kahramınımız Siddhartha, tıpkı Buda gibi bir prenstir. Gerçek bilgiye ulaşmak için birçok kez farklı yolculuğa çıkar. Brahman olarak sarayını, gençliğini, ailesini geride bırakarak ormanlara çekilir. Samana olarak gezgin bir dilenci olmaya karar verir. Bu hayatın da onu hedefine ulaştıramayacağını hisseder. Buddha ile karşılaşır ve ondan Budizm’in içerik ve felsefesini öğrenir. Yine olmaz. Şehre gider. Rezilliğin ve dünya zevklerinin cazibesine aldanır. Rüya görür, şehri terkeder. Kayıkçı Vesudeva ile tekrar karşılaşır ve kendisiyle kalma teklifini kabul ederek ondan ırmak öğretisini dinler. Irmağın sesini dinlemeyi ve onun nasıl rehberlik ettiğini öğrenir. İlerleyen yıllarda şehirdeki sevgilisi Kamala ile karşılaşır ve yanında yeni göreceği oğlu da vardır. Ancak ne yazık ki oğluyla da birlikteliği uzun sürmeyecektir.

Kitabın sonralarına doğru, oğlundan ayrıldığı zamana ait bir sahne gözünde adeta canlanmaktadır. Irmakta kayıkla giderken birden ırmağa dalıp bakakalır. Derin düşüncelerde ufuklara, eskimiş yıllara geri gider. Irmakta her şey sırasıyla yansımakta ve derinden Siddhartha’ya gülmektedir. Irmakta yansıyan bir adam görür son olarak. Yansıyan adamın kendisi olduğunu görür. Kendisinin babasına ne kadar da çok benzediğini görür. Bir zamanlar o da babasını şuanda kendi oğlunun onu öylece bıraktığı gibi bırakıp gitmiştir.



Arka Kapak

Genel olarak herkesçe kabullenilmiş Buddha imgesini aşan bir Buddha yaratmak, daha önce eşine rastlanmamış, büyük bir başarıdır. Siddhartha, benim gözümde, Kutsal Kitaptan kat kat üstün bir ilaçtır...- 20. yüzyılın en büyük romancılarından Henry Miller a bu sözleri söyleten Siddhartha, 1946 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Alman yazar Hermann Hesse nin baş­yapıtıdır. I. Dünya Savaşı nı izleyen yıllarda insanları yaşamlarını yeniden kurmaya çağıran, Doğu gizemciliğini yücelten Siddhartha, kuşaklar boyunca nerdeyse bir -kutsal kitap- gibi okunmuştur. Siddhartha da Buddha nın yaşamının ilk yıllarını şiirsel bir üslupla anlatan Hesse, insanın öz benliğini bularak uygarlığın yerleşik biçimlerinden kurtulmaya çalışmasını işler. -Bu kitapta,- der, -tüm dinlerde, insanların benimsediği tüm inanış biçimlerinde ortak olan yanı, tüm ulusal ayrımları aşan, tüm ırkların, tüm bireylerin benimseyebileceği şeyi yakalamaya çalıştım.-

Aynı Kategoride Eklenmiş Son Kitaplar
Card image cap
Ve Dağlar Yankılandı Yeni

Khaled Hosseini

Uçurtma Avcısı romanı ile tüm dünyanın tanıdığı ve merakla takip ettiği bir yazar olan Khaled Hos ...

Card image cap
Gece Ana

Kurt Vonnegut

1922 yılında ABD'nin Indianapolis şehrinde dünyaya gelen Amerikalı Hümanist yazar Kurt Vonnegut, ...

En Çok Okunan Kitaplar
Card image cap
İnce Memed 2

Yaşar Kemal

Bu roman, atalarından kalma köy toprağını çektiği her türlü eziyete rağmen terketmeyen, son nefes ...

Card image cap
Kırlangıç Çığlığı

Ahmet Ümit

Suriyeli göçmenlerin dramı, çocuk istismarı ve organ kaçakçılığı, maalesef ülkemizin gündemini hâ ...

Tüm Kitaplar

İncelemesini hazırladığım tüm kitapların listesi için...

Devam...
Kitap Hakkındaki Yorumlarınız

    Kitap hakkında ilk yorumu siz yapabilirsiniz...


Bu siteden elde edilen reklam gelirleri ile kimsesiz çocuklarımıza KİTAP alınmaktadır. Geleceğimizin güvencesi olan çocuklarımız ancak okuyarak geleceğimize şekil verebilirler. Her kitap bir hayattır. Hayatı okunduğu kadardır.

Serdar Kılıçsel © 2018
facebook.com instagram.com linkedin.com